Tokat Kırk kızlar türbesi Söylencesi

Tokat

Kırk kızlar türbesi Söylencesi
Bir zamanlar Niksar'da dünya malına düşkün,zalim bir vali yaşamaktadır.Niksar halkı zulümden bezmiş,yoksulluk içinde yaşam sürmeye çalışmaktadır.valinin iyi yürekli güzel kızı da babasının zulmüne dayanamaz.Kırk kız arkadaşıyla bir çete kurar.Erkek elbiseleri giyip sık sık valinin sarayını basıp ele geçirdiklerini yoksul halka dağıtırlarmış.Valinin en akıllı adamları,en güçlü askerleri çeteyi yakalayamaz. Çünkü kız babasının planlarını önceden haber almakta,hazırlanan tuzaklara düşmemektedir.Aradan uzun bir zaman geçer.kızın dadısı işi anlar,koşup valiye duyurur.
Valide kırık kızla birlikte kızını yakalatır,başlarını vurdurur. Büyük bir gömüt kazdırılır ve hepsi buraya gömdürülür  daha sonra halk bu gömütün üstüne bir türbe yaptırır. 

Kesikbaş türbesi  yanındaki Köprüye ilişkin söylence
Kesik baş türbesinin yanında bir köprü vardır.Önce ağaçtan yapılan bu köprüyü sular alıp götürür.Bunun üzerine taştan sağlam bir köprü yapılmasına karar verilir.Ama kimse taş ve kum taşımak istememektedir.
Günün birinde Turhal'a bir derviş gelir.Irmaktan geçmek ister,ama köprü yoktur."Neden köprünüz yok " diye sorar."Ağaçtan yapıyoruz sular  götürüyor,taştan yapmaya karar verdik,kimse taş getirmiyor.Bu yüzden kent köprüsüz kaldı" cevabını verir.

 
Derviş bastonunu Kocatepe'ye doğru uzatınca yamaçtan taşlar sökülmeye başlar.Bunlar yuvarlana yuvarlana gelip üst üste yığılır.Sağlam bir köprü ortaya çıkar.Derviş herkesin şaşkın bakışları arasında köprüden geçer.Turhal'a şöyle bir bakıp :"İki taşı üst üste koyamayan Turhallılar,bundan böyle mal üstüne mal koymasın," der.yiter.
İnanışa göre Turhal'da o günden sonra kimse zengin olmamıştır.Zenginleri ya yabancıdır yada başka yerde zengin olmuştur.

Şeyh Bedrettin söylencesi
Vaktiyle Kelkit Irmağı yatağını değiştirerek Dedem bahçesi kıyısına varır.Gömütlüğün de sular altında kalah bedrettincağını gören halk buraya bir set başlar.Çalışma sürerken ak saçlı bir derviş çıka gelir.Ne yaptıklarını sorar. "görmez misin ırmak neredeyse gömütlüğü götürecek. Hem burada ünlü bir evliya yatıyor,onun gömüt'ünün sular altında kalmasına gönlümüz razı olmaz" derler.Yaşlı adam gülümser:"Hiç telaş etmeyin,bırakın kendini kurtarmayan evliyayı sel götürsün ,"der ve uzaklaşır
Ertesi gün çalışmak için gelenler Kelkit Vadisi'nin yatağına çekildiğini gömütlüğünde kurtulduğunu görürler.

Yorumlar

İstinye

Karadenizde Balıkçılar

Boğazda bir gün

Bu blogdaki popüler yayınlar

Isparta Gülcü Baba Söylencesi

Amasya Lokman Hekim Söylencesi

Gazi Antep Gazi Antep surlarına ilişkin söylence